İslami hareketler ya da daha özel manada Müslüman Kardeşler üzerine yapılan çalışmalar, genellikle ideolojik temeller ya da siyasal rejimle yaşanan gerilimler üzerine odaklanmıştır. Bu çalışmalarda hareketlerin teşkilat yapısına, örgütlenme biçimine, eğitim ve ideolojik aşılama yöntemine dair sınırlı sayıda analiz olsa da bu analizlerde kurumsallaşma faktörü daima değerlendirme dışı bırakılmıştır. Bunun temelinde yatan en önemli gerekçe ise İslami hareketlerin siyasal kurum olarak kabul edilmemesinden kaynaklanmaktadır. Siyasal kurumların mensuplarına değer ve kimlik atfeden yapılar olduğu göz önüne alındığında İslami hareketlerin de benzer özelliklere sahip olması nedeniyle siyasal kurum olarak kabul edilmesi ve kurumsallaşma süreçlerinin dikkate alınması gerekmektedir. Bu bağlamda elinizdeki kitap, İslami hareketlerin de siyasal kurum olduğu varsayımından hareketle onların kurumsallaşma süreçlerinin nasıl analiz edilmesi gerektiği sorusuna cevap aramaya çalışmaktadır. Kitapta İslami hareketlerin öncüsü sayılan Müslüman Kardeşler Teşkilatı örnekliğinde Hareketin kurumsallaşma sorunsalı altı parametre üzerinden İncelenmekte ve 1928'den günümüze kadar yaşadığı iç gerilimler ve tartışmalara ek olarak Mısır rejimiyle kurduğu ilişki çerçevesinde yapının kurumsallaşma düzeyi analiz edilmektedir.